Çölleşme; kurak, yarı kurak ve az yağışlı alanlarda iklim değişmeleri ve insan aktiviteleri sonucunda oluşan arazi bozulumu olarak tanımlanmaktadır.
Diğer bir ifade ile ormanların yok edilmesi, yeşilin katledilmesi, iklim şartlarının olumsuz yönde seyrederek kuraklığın egemen olmasının yarattığı bir arazi oluşumudur.
Yeryüzündeki karaların yüzde yirmi beşinin, kurak alanların yüzde yetmiş beşinin ve gelişmekte olan 110 ülkenin çölleşme tehdidi altında olması, bu konuda ciddi önlemler alınması gerektiğini ortaya koymaktadır.
Çölleşmeyi önlemenin, yeşili korumanın toprağı yok olmaktan kurtarmanın, çevreyi güzelleştirmenin tek yolu erozyonla mücadeleden geçmektedir.
Tarih boyunca yeryüzünde tahrip edilen, yakılan ve yok edilen doğal kaynakların başında ormanların geldiğini görmekteyiz. Ağaçların ve ormanın yok edilmesi, tarım alanlarında yanlış toprak işlenmesi, erozyonu hızlandırmakta ve bu şekilde verimli toprakların kaybolmasına yol açmaktadır.
Bitki örtüsü ve Ormanların kaybı toprakların erozyonla taşınmasına, su rejiminin bozulmasına, sel, heyelan, çığ, kuraklık ve kısacası çölleşme gibi felaketlere, açlığa ve toplu göçlere neden olmaktadır.
Yapılan araştırmalar, Orman alanlarının yüzde 54'de, tarım alanlarının yüzde 59'da ve meraların yüzde 64’de orta ve şiddetli erozyonun olduğunu ortaya koymaktadır.
Yapacağımız ağaçlandırmalarla, bitki, toprak ve su arasında bozulan doğal dengenin yeniden kurulmasını, su rejiminin düzenlenmesi ile su kalitesinin arttırılmasını, su depolama tesislerinin korunmasını, yaşam şartlarının iyileştirilmesini, erozyon, sel ve taşkınların önlenmesini hedefleyebiliriz.
Ağaçlandırmanın; üretim, koruma, estetik, çevrenin korunması, sosyal ve kültürel aktivitelerin arttırılması açısından önemi tartışılamaz.
Erozyonu ve çölleşmeyi önlemek için; hatalı tarım uygulamalarının önlenmesi, çayır ve mera alanlarının korunması ve geliştirilmesi, Ormanların tahribine son verilmesi, ağaçlandırmanın hızlandırılması, orman yangınlarına karşı acil ve yeterli önlemlerin alınması, su kaynaklarının korunması gerekmektedir.
Çölleşme ile mücadele; kamu kurum ve kuruluşları, sivil toplum kuruluşları, özel ve tüzel kişilikler ile toplumun bütün kesimlerinin 2008-2022 yıllarını kapsayan "Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolu Seferberliği Eylem Planını” benimsemesi, üzerlerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi "Çölleşmenin dünyanın sessiz felaketi” olduğunun bilinciyle hareket etmesi demektir.
Çölleşmeye ve erozyona karşı en önemli silah ağaçlandırmadır.