2025-2026 eğitim-öğretim yılında 1 Eylül'den itibaren uyum haftası yapıldı. Ancak tüm öğrenciler için ders zili bu gün 8 Eylül Pazartesi günü çaldı. Ülkemizde yaklaşık 20 milyon öğrenci ve bir milyondan fazla eğitim çalışanı, ilimizde ise 72 bin öğrenci ve yaklaşık 5 bin eğitim çalışanı geçmişten birikerek gelen sorunlarla yeni eğitim-öğretim yılına başlıyor.
Anadolu Eğitim Sendikası Niğde İl Temsilciliği olarak tüm öğrencilerimize, velilerimize ve eğitim çalışanlarımıza hayırlı olmasını diliyoruz. Öncelikle sağlıklı, umutlu, huzurlu ve başarılı bir yıl olsun…
Yıllardan itibaren gelen, azalması gerekirken artarak gelen sorunları da çözüm olması için paylaşalım.
Okullara Öğrenci Başına Ödenek Gönderilmelidir
Şanslı semtlerin örnek okulları dışında kalan tüm eğitim kurumları bütçe-ödenek ve bağış olanaklarından yoksun olduğu bilinmektedir. Zorunlu ve parasız olması gereken eğitimin veli bağışına, öğretmen fedakârlığına, idareci becerisine bırakılmamalıdır. Her sene gündeme gelen bağış konusunun aslında o okullarda yeterince personel olmadığından kaynaklandığı gerçeği bilinmelidir. Devlet okullarına da öğrenci sayısına göre ödenek gönderilmeli, her sene başında yaşanan sorun olan veliden bağış isteme durumundan kurtarmalıdır.
Okulların Temizlik ve Güvenlik Personeli Sorunu Çözülmelidir
Okullarımızda temizlik personelleri bilindiği gibi İŞKUR tarafından TYP kapsamında karşılanmaktadır. Birçok ilimizde temizlik görevlileri hem yetersiz sayıda hem de geç göreve başlamaktadır. Sosyal medyada geçen haftada birçok örneğini gördüğümüz gibi öğretmenlerimiz okulları temizliyorlar. Öğrencilerine hazırlık yapması gereken öğretmenlerin işi okulu temizlemek değildir.
Okul ortamının sağlığı için her okula temizlik görevlisi ataması yapılmalıdır.
Aynı zamanda yüzlerce-binlerce çocuğumuzun gün boyu kaldığı okullarımızda en büyük sorunlardan biri güvenlik sorunudur. Güvenli okullarımızın olması için her okula bir güvenlik görevlisi istihdamı sağlanmalıdır.
Ücretli Öğretmenlik Kaldırılmalı, Atama Bekleyenler Sınıflara Kavuşmalıdır
MEB uzun süredir YÖK ile bir işbirliği yapamamış, ihtiyaçtan çok fazla öğretmenlik bölümü açılmış ve mezun vermiştir. Fen edebiyat fakülteleri öğrencilerine verilen formasyonlar da bu sayının giderek artmasına neden olmuştur. Bu plansızlık nedeniyle yüzbinlerce eğitim fakültesi mezunu varken şimdi de Bakanın yaptığı son açıklamada 'eskisi gibi yüksek sayıda atama olmayacak' denmiştir. MEB öğretmen ihtiyacını geleceği düşünerek hesaplamalı, YÖK ile işbirliği yaparak ihtiyaç olmayan bölümler kapatılmalı, ihtiyacın çok üzerinde mezun verilmesinin önüne geçmelidir.
Geçtiğimiz eğitim-öğretim yılında yaklaşık 86 bin ücretli öğretmen görev yapmıştır. MEB ek ders ücreti karşılığında görev yapanları yeni atamalara tercih etmiştir. MEB öğretmen ihtiyacı kadar atama planlaması yapmalı ve öğrencilerimizi öğretmenleri ile buluşturmalıdır. Tüm öğretmen açığını kapatacak KADROLU atamalar yapılmalıdır.
Bu ay göreve başlayacak olan öğretmenlerimizin güvenlik soruşturmaları acilen bitirilmeli, öğrencileri sınıflarında öğretmenleri karşılamalıdır.
MÜLAKAT Değil LİYAKAT Esas Alınmalıdır
MEB öğretmen alımlarında, görevde yükselmelerde ve çeşitli görevlerde MÜLAKATI esas almaktadır. Mülakat birçok kişinin hakkının yenmesine neden olmaktadır. Geçtiğimiz yıl 1611 meslektaşımız kontenjanda iken kontenjan dışı kalmış, mülakat ısrarı nedeniyle benzer sorunlar bu yıl da yaşanmıştır. MEB, başta öğretmen atamaları olmak üzere tüm alanlarda mülakatları kaldırmalı ve LİYAKAT’i esas almalıdır.
Sözleşmeli Öğretmenlik Son Bulmalı, Atama ve Yer Değiştirme Politikası Değişmeli
MEB daha önce denenmiş ve başarısız olmuş olan sözleşmeli öğretmenlik uygulamasını yanlış yer değiştirme politikası yüzünden tekrar getirmiştir. Çalışma güçlüğü çekilen bölgelerimize teşvik verilmeli; becayişi de içeren adil ve öngörülebilir bir yer değiştirme sistemi ile sözleşmeli öğretmenlikten vazgeçilmelidir. Adil ve öngörülebilir yer değiştirme sistemi ile il içi, il dışı, özür grubu dâhil öğretmenlerimiz daha kolay bir şekilde yer değiştirecektir.
Günümüzde istisnasız her yer değiştirmelerde başka bir mağduriyet oluşmaktadır. Plansız yapılan yer değiştirmeler ardından norm fazlasına, resen atamalara dönüşmektedir.
Bu nedenle yer değiştirme politikası değişmeli, ADİL ve ÖNGÖRÜLEBİLİR yer değiştirme hayata geçmelidir. Ailesinden onlarca-yüzlerce km uzaklığa resen gönderilen ve aile düzeni bozulan öğretmenlerimizin resen atamaları iptal edilmelidir.
Uzman-Başöğretmenlik Tazminatları Emekliliğe Yansıtılmalıdır
ÖMK ilk hazırlanırken paydaşlardan hiç görüş alınmadan 12 madde halinde çıkmış, kısa bir süre sonra AYM'nin bazı maddeleri iptal etmesiyle birlikte yeni bir kanun hazırlığı olmuştu.
Yeniden düzenlenen ve kapsamı genişletilen ÖMK'da yine değişen pek bir şey olmamış, verilen sözler tutulmamıştır.
Öğretmenler odasında ayrım daha da derinleşmiş, 10 yılın altında görev yapan öğretmenlerin ücretlerinde herhangi bir artış olmamıştır. Nesiller yetiştiren öğretmenlerin en düşük memur maaşı alması kabul edilemez!
On ve yirmi yılını dolduran meslektaşlarımıza verilen tazminatlar da emekliliğe yansıtılmamıştır. On binlerce öğretmenimiz emekli olacak ancak bu nedenle olamamaktadır.
Hiç bir meslek grubunda çalışırken verilen bu tazminatlar emekliliğinde görmezden gelinmediği gibi öğretmenlerimizin de bu tazminatları emekliliğe yansıtılmalıdır.
Öğretim Yılına Hazırlık Ödeneği 1 Maaş Tutarında, Tüm Eğitim Çalışanlarına Verilmelidir
Bu yıl için 5226 TL olan öğretim yılına hazırlık ödeneği BİR MAAŞ TUTARINDA tüm eğitim çalışanlarına verilmelidir. Her yıl öğretime hazırlık için verilen bu tutar başta kırtasiye malzemeleri olmak üzere her alanda alım gücünü yitirmiştir. Bu nedenle öğretime hazırlık ödeneği bir maaş tutarına çıkarılmalıdır.