Dikmen Mahallesi'nde 118 yıldır devam ettirilen göç için hazırlıklarını tamamlayan besiciler hayvanlarını rengarenk püsküller ve boyayla süslerken, kadınlar da geleneksel kıyafetlerini giydi.
Eğitim öğretim döneminin sona ermesinin ardından yaylaya çıkmaya başlayan göçerler, yaklaşık 10 kilometre uzaklıkta ve bin 725 metre yükseklikteki Dikmen Yaylası'na kadar yaya olarak yol aldı.
Sessizliği gelin gibi süslenen koyun, keçi ve ineklerin zil ve çan seslerinin bozduğu yaylada besiciler, kendilerini bekleyenlerle kemençe ve davul eşliğinde horon oynayıp eğlendi.
Besiciler, adeta şenlik havasında geçen göç yolculuğunun ardından ulaştıkları yaylada, ekim ayına kadar kalacak.
Göçerlerden Ayfer Ark, her yıl olduğu gibi bu yıl da hayvanlarını süsleyip hazırladıklarını ve yaylaya göç ettiklerini söyledi.
Yayladan ekimde dönmeyi düşündüklerini aktaran Ark, "Bu sene hava biraz sisli, yağışlı ama gene de güzel. Hayvanlardan elde ettiğimiz süt, yağ, çökelek burada daha verimli oluyor. Burada hayvanlar için daha iyi ot oluyor. Her sene olduğu gibi hayvanları süslediğimiz gibi kendimiz de süsleniyoruz. Geleneksel kıyafetimizi de giyiyoruz." diye konuştu.
İbrahim Ark da sabah erkenden hayvanlarını boyadıklarını, süslediklerini ve çanlarını taktıklarını belirterek, "Yayla yolculuğuna başladık ve yaylamıza geldik. Sabah biraz yağmur vardı, zorlandık ama yaylaya çıktık. Hayvanlarımızın yağından, sütünden yararlanmak için yaylaya çıktık. 118 yıldan beri dedelerimiz, atalarımız bu geleneği sürdürmüşler, biz de devamını getiriyoruz." dedi.
Havva Yılmaz ise yaylaya çıkmak için önceden hazırlıklarını tamamladıklarını, koyunları, keçileri ve inekleri süsledikten sonra yola koyulduklarını anlatarak, "Burada obamız var. Burada toplanıp oynar, eğleniriz. Daha sonra evlerimize dağılırız. Ekim, kasım ayına kadar burada kalırız. 118 senedir buraya geliriz. Keçi, koyun, inek peyniri, yağ, çökelek, hepsini yaparız. Müşterilerimiz olur, onlar alır. Buraya gezmeye gelenlere ikram ederiz." ifadelerini kullandı.
