İklim değişikliğinin etkileriyle Avrupa'da ve dünyanın diğer bölgelerinde sivrisinek kaynaklı hastalıklar yayıldı. Dang humması ve sıtma gibi hastalıkların, daha önce etkilenmemiş olan Kuzey Avrupa, Amerika, Asya ve Avustralya gibi bölgelere ulaşması bekleniyor. Bu durum, küresel sağlık için yeni riskler oluşturuyor.
Küresel ısınmanın etkileri sadece buzulların erimesi ve deniz seviyesinin yükselmesi ile sınırlı kalmıyor; artık insan sağlığına yönelik tehditler de kapımızda. Son araştırmalar, sivrisinek kaynaklı hastalıkların küresel ısınma ile birlikte dünya genelinde, özellikle Avrupa'da artış gösterdiğini ortaya koyuyor.
SITMA VE DANG HUMMASIYLA DOĞRUDAN BAĞLANTILI
Uzmanlar, sıtma ve dang humması gibi hastalıkların yükselen sıcaklık ve nem oranlarıyla doğrudan bağlantılı olarak arttığını belirtiyor.
Küresel ısınma sivrisineklere daha sıcak, daha nemli koşullar sağladığından son 80 yılda sıtma ve dang humması gibi hastalıkların görülme sıklığı büyük ölçüde arttı.
Barselona Süper Bilgisayar Merkezi'nden Profesör Rachel Lowe, bu konuda dünya genelinde farkındalık yaratmayı amaçlıyor. Prof. Lowe, Avrupa Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Derneği'nin Barselona'daki küresel kongresinde, sivrisinek kaynaklı hastalıkların yayılımı hakkında bir sunum yapacak.
ŞU ANDA ETKİLENMEYEN YERLERDE YAYILACAK
Uzman, özellikle Kuzey Avrupa, Asya, Kuzey Amerika ve Avustralya gibi şu anda etkilenmeyen bölgelerde hastalık salgınlarının görülmesinin yayılacağıyla ilgili uyarıda bulundu.
The Guardian'da yer alan habere göre; geleneksel olarak tropik ve subtropikal bölgelerle sınırlı olan Dang humması, don olaylarının sık yaşandığı bölgelerde sivrisinek larvalarının ve yumurtalarının hayatta kalmasını engelleyerek kontrol altında tutulabiliyordu. Ancak, küresel ısınma ile birlikte kış mevsimlerinin kısalması ve don olaylarının azalması, bu hastalığın daha geniş bölgelere yayılmasına neden oluyor. Uzmanlar, Dang humması virüsünü taşıyan Asya kaplan sivrisineği (Aedes albopictus)’nin artık 13 Avrupa ülkesinde (İtalya, Fransa, İspanya, Malta, Monako, San Marino, Cebelitarık, Lihtenştayn, İsviçre, Almanya, Avusturya, Yunanistan ve Portekiz) yerleşik hale geldiğini ve bu sayının artmaya devam edeceğini öngörüyor.
